Koca Çınar
Burhan PAKER
'Sevenler Anlar' dedi. Müslüm Baba hayranları sokaklarda yürüdü..
Hikâye bu ya... Çukurova’da başlar.
"Yetenekle kutsanmış bazı insanlar var aramızda" demiştik ya, içlerindeki o ses onlara hep ne yapmaları gerektiğini fısıldar.
Mesela, Sen İstanbul'da Hukuk okuyacaksın 2. Sınıfta bırakacaksın müziği tercih edineceksin ve yaşam tarzın olacak…Herkesin harcı değil işte..
O dönemlerde nasıl söylenirdi, bilirsiniz… Hatta babası da aynısını demiş:
“Çalgıcı mı olacaksın?”
Yapacak bir şey yok. İçindeki ses öyle istiyor.
Belki ikinci planda kalacaksın... Ama unutmayalım:
Sen – siz, yani ritim sazlar, besteciler olmadan müzik eseri oluşabilir mi? Hayır.
Neyse, biz yine hikâyeye dönelim...
Çamurun içinde bulduğu bir kavalla başladı müziğe.
Üflemeli çalgılarda hiç hocası olmadı.
Sonra Ahmet Sezgin’le tanıştı, ona çalmaya başladı.
Askerde ise Yavuz Taner gibi bir müzik adamından nota öğrendi.
Askerlik sonrası Arif Sağ, Orhan Gencebay, Mine Koşan gibi pek çok sanatçıyla ciddi müzikal çalışmalar yaptı.
Müslüm Gürses tarafından okunan “Dünya Ne Hâle Gelmiş” ve “Yürüyorum Sokaklarda (Sevenler Anlar)” gibi tanınmış pek çok eserin bestesini yaptı.
Çukurova Üniversitesi’nde uzun yıllar ney dersleri verdi, öğrenciler yetiştirdi.
Son yıllarında tasavvufla ilgilendi, 50’ye yakın enstrümantal müzik yaptı.
Özel dersler verdi. Hâlen ney imalatı da yapmaktaydı.
Ve yıllar sonra...
Onu da anlayan oldu.
TRT geldi bir gün, onu belgeselleştirdi.
Hikâye bu kadar. Film bitti…
Yakında sinemalarda…
Pardon, TRT’de hep birlikte izleyeceğiz.
— Kemal Üngör
(3 Temmuz 2017 tarihinde yazılmıştır.)
Burhan Paker artık aramızda değil.
Kendisine Allah’tan rahmet diliyorum.
Onun misafiri olmak ve çalışmalarımı yaparken ondan kaynaklar edinmek, benim için büyük bir şanstı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder