Translate

Müslüm Gürses etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Müslüm Gürses etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster


Şarkılar senin için - Müslüm Gürses

Aslında Dervişin ve Muhterem Hanımın biraz bilinmeyenlerini, yine onların sanatçı arkadaşlarından bizzat dinlemiş olduğum hatıraları ile pekiştirerek yazmaya çalıştım. Onları anlatmaya kelimeler yetmez, haklarında her türlü bilgiye erişmeniz mümkündür ama ben biraz olsun farklı şeyler kaleme almaya çalıştım. Umarım beğenirsiniz.




Koca Çınar

Burhan PAKER

'Sevenler Anlar' dedi. Müslüm Baba hayranları sokaklarda yürüdü..


Hikâye bu ya... Çukurova’da başlar.

"Yetenekle kutsanmış bazı insanlar var aramızda" demiştik ya, içlerindeki o ses onlara hep ne yapmaları gerektiğini fısıldar.

Mesela, Sen İstanbul'da Hukuk okuyacaksın 2. Sınıfta bırakacaksın müziği tercih edineceksin ve yaşam tarzın olacak…Herkesin harcı değil işte..

O dönemlerde nasıl söylenirdi, bilirsiniz… Hatta babası da aynısını demiş:
“Çalgıcı mı olacaksın?”
Yapacak bir şey yok. İçindeki ses öyle istiyor.

Belki ikinci planda kalacaksın... Ama unutmayalım:
Sen – siz, yani ritim sazlar, besteciler olmadan müzik eseri oluşabilir mi? Hayır.

Kasetçalar da ‘Gitme’ çalıyor



Kasetçalar da ‘Gitme’ çalıyor

tabiki Derviş yorumluyor, eser bitiyor Babam devam ediyor… O’ nun askerlik anılarından ve doyamadıklarımızdan devam ediyoruz. Sadık, Müslüm, Yavuz, Ali gibi..
Hepsine de rahmet olsun nur içinde uyusunlar.
‘GİTME’ müthiş bir kelime öyle değilmi Kemal diye soruyor.
Dinliyorum ve bir şey kaçırmamaya çalışıyorum,
O hep öyle dopdoludur yakalayınca bırakmam , güzel anektotlar paylaşıverir.

O arada yakaladım yine…
Asker ocağı bildiğiniz yazıhane işte, Odaya girdim selam sabah konuşuyorum kendi kendime, bir baktım Yavuz herzaman ki gibi.. ritim tutmuş mırıldanıyor parmakları ise ona eşlik ediyor diyor.  Yavuz, Baba sus diyerek işaret dilini kullanıverdi bana..
bitene kadar bende Yavuz’ un çikolatalarından atıştırıp onu dinledim, bir şeyler yerli yerine oturunca, ancak başladık sohbete, bir türlü sözlerini yazamadığını ifade ediyor 

Hadi bana bir şarkı bir türkü söyle, biraz müzik ver!


Hadi bana bir şarkı bir türkü söyle, biraz müzik ver!

Manikürlü tırnakları, kaygan bıyıkları ve baygın bakışlarıyla Ümit’in şarkıları kulağına geliyorsa, muhtemelen okulun önünden geçen camı açık bir Hacı Murat’tan yankılanıyordur ama kaseti teybe koyan asla sen değilsindir.
Çünkü şarkıyı kendince mırıldanmaktan öteye geçemezsin.
Bak 'Nikahına beni çağır sevgilim' diyor sıkıyorsa gidebilirsin ama gitmek cesaret ister.
'Kim bu adam?' diye sorarlarsa diye, düşünüp vazgeçiyorsundur.
Kız liselerinin önünde zilin çalmasını bekleyenler , diğer yanda içeride eteklerinin belini yukarı kıvırmaya çalışanlar var.
Bir diğer yanda ise oyunun nasıl oynanması gerektiğini zaten biliyormuş gibi davranan kıdemli abiler var,
ama ne hikmetse her dönüş yolunda ayağı kırılmış o tahta masanın vefasına razı olacak tiplerdi bunlar diyelim.


Bana göre istisnasız tüm zamanların en iyi Türkçe cover şarkısı... Yine de yasaklanmalı bu şarkı bence, hem de acilen.. Affet beni akşamüstü …


.

Bana göre istisnasız tüm zamanların

en iyi Türkçe cover şarkısı...

Yine de yasaklanmalı bu şarkı bence, hem de acilen..
Affet beni akşamüstü …


...
Ergenliğimde en çok sevdiğim Rainbow’un ‘’Temple Of The King’’ şarkısı. İlk amatör grubumdaki, o şarkıya düşkünlüğüme gülen arkadaşlarım. ‘’Arabesk oğlum o şarkı’’ diyen, pop-caz hayranı davulcumuz. Arabeskin ve Müslüm’ün kıymetini henüz keşfetmemiş olduğumuz yıllar.
Yemekli vagonda biramı yudumlarken şarkıyı mırıldanıyorum. Sahiden tatlı bir arabesk havası var. Üstelik minör yapıda olduğundan, Türkçe söz yazmaya müsait. Ama Türkçe bir şarkıda tam nakaratın gelmesi gereken kısımda , gitar ezgisi başlayıveriyor.
Sonra ‘’Affet’’ kelimesi gelip oturuyor karşıma. Ne de olsa özür dilemem gereken bir kadın var.
‘’Ulan …’’ diyorum: ‘’Acaba buradan mı başlasam’’

Yara Beni - Adana Türküsü

 


Yara Beni - Adana Türküsü





Derviş (Müslüm Gürses) 'i bugün bu türkü ile anmak istiyorum.
Benim için bu türküyü daha anlamlı kılan bu sözleri yorumlayan ve toplumun her kesiminin gönlünde yer alan Derviş (Müslüm Gürses) in Adana daki ses yarışmasında okumuş olduğu eser olarak hep ayrı bir yeri olacaktır.
Sözleri Fatma Aktaş ‘a ait Eski bir Adana Türküsünü Zehra Akalın dan dinleyerek Dervişi anmak istiyorum. Yarışmada bu eseri okuduğunu uzun yıllar sonra Arif Sağ Hocamızla olan bir Televizyon proğramında kendisi de ifade etmişti ve o proğramda okumuştu.
Çok daha eski bir bilgi olarak hafızamda yer alan bu anekdotu da sizlerle paylaşmak istedim. Müslüm Gürses ‘in Yarışmada bu eseri okuduğunu ve o gün yarışmaya giderken onu yalnız bırakmayanlardan birisinin de kendisi olduğunu  Sadık İçlises den bilgi olarak edinmiştim, buradan her ikisinide selamlıyor rahmetle anıyorum.

Yara beni yara beni 
Öldürür (kül eder) bu yara beni 
Dermansız bir aşka düştüm 
Öldürür (kül eder) bu yara beni 
Aman aman aman aman 
Öldürür (kül eder) bu yara beni 
Yar aşkına yar aşkına 
Öldüm yandım yar aşkına 
Dermansız bir aşka düştüm 
Yandım yeter yar aşkına 
Aman aman aman aman 
Öldürür bu yara beni